Yazıp yazıp silmiyorum,
hiç yazmıyorum
...
net
..
cebimde bir sürü hikaye birikiyor,
ama yine de yazmıyorum
...
yıllar sonra elime kara kalem alıp,
Kermit ve Miss Piggy çizmeye çalıştım,
instagrama koydum
...
duramadım birde Star wars çizmeye çalıştım,
üstüne bira içtim
...
küsüyorum kaleme
...
anneannem ile çok vakit geçirdim ben,
O'nu çok iyi dinledim,
özlüyorum,
Nisan'da Paris'e gittiğimde anı defterindeki yerleri dolaşmaya çalıştım,
belki olmadı,
ama Eifell'de keyifle bira içtim
...
"özlemek" ne güzel kelime derdi,
doğru
tutku ile sev,
sevemiyorsan, beceremiyorsan
ne istiyorsan onu yap derdi
:)
...
ne bulduysam, ne hissettiysem öyle yaşadım,
kim ne der diye düşünmedim,
düşünmek istemedim,
ama kalp kırmamaya özen gösterdim,
kırdıysam da çok ama çok özür dilerim
(kalp kırdığımın ya da kırdıklarımın burayı okuyacağını sanmıyorum ama yine de yazayım)
kaç kişiler acaba umarım yoktur
:)
...
kafamın değil kalbimin dikine, bazen de yatayına gittim,
içimde hiç tutamadım
...
mantığın sadece işte geçerli olsun demişti anneannem
...
ruhum kanatlandığında durdurmadım
kimi zaman acıdı mı,
evet ama yüzleştim, yüzleşiyorum, yüzleşmeye çalışıyorum,
yüzleşirken bin parçada oluyor muyum
kimbilir
:)
...
Yazdığım bir hikayenin ünlü bir fotoğrafçının kitabında yer alması ve ismimin açıklanmasını istemediğim için O'na da ayrıca teşekkür ederim
:)
...
neden 6 Haziran,
çünkü anneannemin evini bir nefes oluşundan tam 3 yıl sonra boşaltmaya karar verdik,
3 yıldır içine giremediğim evin, fotoğraflarını çekmek için güç toplamam gerek
...
neşe içinde dans etmeyi öğrettiğin için teşekkür ederim
...
bugün yağmurlu,
yarın belki
...