bir nefes işte
bir an var bir an yok...
ne yazacağımı, ne söyleyeceğimi bilemediğim zamanlardan biri
hatta belki de en ağırı...
sana ne kadar teşekkür etsem azdır,
gülümün gülü derdin bana,
kardeşim olduğunda dizine oturtmuş
ve adı ne olsun Zeyno demiştin
hep torunlarını dinlerdi,
onlar ile gurur duyardın
biz senin altı torunun seni çok seviyoruz,
sana sıkıca sarıldığımızda hep alnımızdan öperdin...
her sabah erkenden kalkıp bahçeyi sulardın
birde erken çay içmek gibisi yok derdin...
şimdi yazlığı hatırlıyorum ve ağlıyorum
öyle anılar var ki çok ağır hemde çok ağır oldu...
benim dedem,masmavi gözleri vardı...
çok okurdu,inanırdı,hakimlik, savcılık, avukatlık, parlamenterlik bile yapmıştı,
dolu dolu bir adamdı
kısaca bizim çınarımızdı
şimdi meleklerin yanında
güle güle Muzaffer dedem...