Fırtına da ki gemin buzla kaplandığında
sen çözmek için uğraşman gerektiğini bilirsin
ama fazla çabanın nerede durması gerektiğini bilemezsin
ve
üşenmeden eline koca bir balta aldığında,
kırmanın mı kırmamanın mı daha iyi olacağını düşünüp durursun...
evet belki geç kaldığının farkındasındır,
ama içinde ki duyguya yenik düşemezsin
tıpkı ilişkiler gibi...
belki buzlar yavaş yavaş kırıldığında,
sende savaşmaktan yorulmuşsundur...
haklı ya da haksız olabilirsin
ve buza sorduğunda bilirsin ki sana cevap vermez,
karşısında durur öylece beklersin,
ellerin ile dokunmaya çalıştığında,
buz ellerini hisseder,
ve seni dinler,
bilir ki ellerin sicacıktır,
ve yitirilmişlerini kazanmak istersin
buz azıcıkda olsa eridiğinde
gözlerin parıldar,
ve aklına biriktirdiğin anılar gelir.
ve belki de kırmaktan vazgeçersin,
buzu öylece orada bırakırsın...