Gönül uzaklara gitmek istediğinde,
yakında ki tutar mı bizi acaba,
ve ayna da kendimize baktığımızda,
geçer miyiz öbür tarafa...
mumlar son nefeslerini verdiğinde,
sessizlikte bir sonsuzluktur aslında...
gerçek baş rolde ise,
umutta ikinci sahne de, kayıp olsa da bulmaz mı bizi...
bulutlar ağlamaya başladığında,
yağmur olur bizlere...
ve aşk kapımızı çaldığında,
ya bir adım geri çekilip delikten bakar,
ya da korkusuzca açarız gönül kapımızı...
belki gecenin üçünde çalan telefon kızdırır bizi,
ama ya karşı tarafta ki sessizce ağlıyorsa,
dökülür yanaklarımızdan yaşlar...
sonbahar karıştırır bizleri...
ama yine de severiz dökülen yaprakları,
buğlanan camları,
yün battaniyeleri,
kırmızı çorapları,
şapkaları,
açılmayan şemsiyeleri,
sokak kedilerini
...
kısacası bu haftasonunu sonbaharın karıştırmaları olarak ilan etmek istiyorum....
keyifli haftasonları...
kucak dolusu sevgiler...
Not: Fotoğraf Küçük Hikayeler'e aittir...
Sevgili Zeynep,
Yukarıdaki yazının başlığını görür görmez bu şiir geldi aklıma. Nasıl da yer etmiş hayatlarımızda değil mi?
Posted by: tijen | November 22, 2007 at 04:03 AM
Tijen merhaba,
"Eğer" şiirini kitaplarım arasından buldum ve ne kadar da haklısın şiir tam da bize göre;)
teşekkürler yorumun için, kucak dolusu sevgiler...
Posted by: zyn₪p | November 22, 2007 at 11:49 AM