Tozlu raflar arasında sessizce bekleyen onca kitap,
gıcırdayan sandalyeler,
fısıltılar,
yağmurlu günlerde cama vuran damlalar,
ders çalışamadığınız anlarda kurduğunuz hayaller,
sigara molası için dışarı çıktığınızda, kapıda karşılaştığınız yabancı,
fotokopici sırasında beklerken yapılan ayak üstü sohbetler,
ve Küpü Cafe...
Geçen haftasonu, biraz anıları tazelemek birazda iş ile ilgili bir kitaba ihtiyacım olduğu için, Küpü Cafenin yolunu tuttum....
Çok değişmişti...Açık ahşap raflar, ışıklandırmalar, sicacık kırmızı koltuklar...
bol kitaplı 1 hafta diliyorum...
kucak dolusu sevgiler...
Not: Fotoğraflar Küçük Hikayeler'e aittir...
Belki de en tozlu olanlarini secmek lazim aralardan,onlari biraz da olsun önemsedigimizi göstermek icin.Birkac satiri bile okuyup yerine koysak ,onlar da mutlu olurdu herhalde,bizim de kaybedecek bir seyimiz olmaz,tam aksina belki yeni bir iki sey ögrenmis oluruz ,degil mi
slmlar
Mr. турецкое наслаждение
Posted by: Mr.турецкое наслаждение | February 27, 2007 at 01:35 PM
Mr. турецкое наслаждение,
:D
kanatlar, uçaklar ve şimdide rusça ehuehue...
ben en tozlu ve bol fotoğraflı olanlarını seviyorum...eski kitapların içlerinden ne notlar çıkıyor; bir zamanlar birileri o kitabı açmış, okumuş, kendince notlar almış deyip eskiye gidiyorum işte:)
"öğrenmenin yaşı yok" demişler...
rusçaya devam eheuuee:)
Posted by: zyn₪p | February 27, 2007 at 01:40 PM
Yılların tozuyla karışmış kitap kokusunu çok seviyorum. Sırf bunun için bile kütüphaneye giderim...
Yıllardan beri açılmamış bir kitabı açmak, yıllar öncesinden uzanmış bir elin yazdığı bir iki kelimeyi görmek, neden yazmış olabileceğini düşünmek-seviyorum ben bunları yapmayı! Kırmızı koltukları da! Yani kırmızı koltuklu bir kütüphaneyi çooooook severdim!
Posted by: Meral | February 27, 2007 at 02:37 PM
Dilayra, ben haftasonu 10 saate yakin kutuphanedeydim, hatta bir ara okul bitse de bir daha hic gelmesem diyordum buralara. Ama benimki keyiften degil, simdilik mecburiyetten... keyif icin gittigim yer, 42. caddedeki buyuk kutuphane :-)) gelince gideriz seninle degil mi?
Posted by: New York Muhtari | February 27, 2007 at 05:21 PM
yaa ben isimleri karistirdim... of offf simdi firca yiyecegim sendennnnnnnnn
Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep Zynep
bak sen demeden ben 40 kere yazdim...
Posted by: New York Muhtari | February 27, 2007 at 05:23 PM
çok güzel bir yere benziyor... tam olarak nerede acaba???? :)))
Posted by: coffee | February 27, 2007 at 10:53 PM
kupu kafe nerede zeynepcim? ne guzel yermis :)
Posted by: duygu | February 28, 2007 at 03:17 AM
Meral'cim ne güzel anlatmışssın, harikaaaa:D
New York Muhtarcığım, sana ceza 42.caddedeki büyük kütapheneyi fotoğraflarla anlat bize o zaman hihihiih:P Dilayra, gelince de anlatırsınız eheuhue:D çok güldüm yorumlarına, çok yaşa emi;)
coffee ve duygucum, burası Odtü'nün kütüphanesi, eskiden çok eski, rutubet kokan bir yerde ama sanıyorum 2 sene önce yenilenmiş vee çokk güzel olmuş...coffee eger fırsatın varsa mutlaka git;)
güzel 1 gün diliyorum hepinize sevgiler...
Posted by: zyn₪p | February 28, 2007 at 09:12 AM
Kitaplar,kırmızı koltuklar hımmmm nefis.
Ben de bu ara o kadar çok kitap aldım ki,
hepsini hemen okumak istiyorum ama Neva ' da oyun istiyor:)Şimdilik sadece onlara bakıp tozunu alıyorum:)
Posted by: yeşim | February 28, 2007 at 09:21 AM
yeşimcim, sen yine al, Neva biraz daha büyüsün birlikte okursunuz ne güzel, o kendi kitaplarını okur sende seninkileri ya da ona güzel masallar okursun ayy ne güzel bir duygu:) sevgiler...
Posted by: zyn₪p | February 28, 2007 at 09:39 AM
şaka mı bu zynep'cim??
burası bizim Kütüphane mi yani??? vallahi değişim inanılmaz!!!! kırmızı koltuklar ve ODTÜ kütüphanesi:)) biri dese inanmazdım ben okurken:))))
Muhtarcım,
alemsin sen, ilahi:))
Posted by: dilayra | February 28, 2007 at 09:43 AM
ya çok güzel görünüyomuş cidden :)
biz ela ile kütüphane kütüphane gezer ve onlardan sırası ile sıkılırken eskişehir'e kadar gideriz diye düşünüyoduk :)
burası güzelmiş..
kocaman sevgiler...
Posted by: osslemm | February 28, 2007 at 11:23 AM
ne guzel yermis..fotograflar cok guzel cıkmıs adascım!!
bu arada Muhtarcıgımın yorumlarına koptummmm :)) cok alemsinizzzzzzz
Posted by: zeynep | February 28, 2007 at 11:28 AM
dilayra'cım şaka değil gerçek:) bende gözlerime inanamadım ama kırmızı koltuklar çokk yakışmış çokk:D
osslemm'cim, siz yine gidin Eskişehire ama ankara'nında güzel kütüphaneleri olmaya başladı sanırım, zevkle döşenmiş;)
adaşçığımmm, teşekkür ederim güzel yorumların için, sizlerden öğreniyoruz işte;) o sessizlikte çıt çıt makinenin seside ayrı 1 olaydı zaten:D
muhtarcığım beni de kopardı sabah sabah, çok güzel yaşayın hepiniz, iyi ki varsınız:)
Posted by: zyn₪p | February 28, 2007 at 01:00 PM
arkadaslar, daha once sobelendigimde soylemistim, OCD lik var diye. ozrum kabahatimden buyuk olacak, o yuzden ben koseme cekiliyorum.
Bu arada Zynep, inanmayacaksin ama ben cuma gunu kutuphanenin resimlerini cekmistim zaten. Eger cezayi degistirmek istersen, soyle baska bir sey yapayim ya..
Posted by: New York Muhtari | February 28, 2007 at 04:54 PM
bu arada bu isim olayina cozumu latin bir arkadasimin lafi ile noktalayacagim sanirim. Ciktigi hic bir kiza ismi ile hitap etmezmis, cunku arada isim yuzunden karisikliklar olabiliyormus. Kimsenin kalbini kirmamak icin herkese tatlim dermis... ben de Zeynep, Zynep ve Dilayra'ya , arim, balim , petegim desem...
Hain Muhtar
Posted by: New York Muhtari | February 28, 2007 at 04:57 PM
new york muhtarcıgım çok alemsin, tam karşımda kullanıcılarım ile konuşuyordum ve yorumunu okuyunca 1 kahkaha koptu ki...
ayrıca ben o kütüphane resimlerini görmemişim, gözümden kaçmış, çok ayıpladım kendimi, dur 1 daha bakayım hhihihi, ben ne oluyorum "balim" :P
ezberleyin adlarınızı kızlarrrr:D
Posted by: zyn₪p(balim) | February 28, 2007 at 05:03 PM
Yaaa ben de bir ara benzettim, burası bizim kütühane dedim ama sonra yok değil herhalde diye okumayı bitirdim. En son kampüse gittiğimde tadilat vardı. Demek böyle olmuş bitmiş hali.
Çok anım canlandı şimdi :)))
Sevgiler...
Posted by: Yildiz | February 28, 2007 at 05:26 PM
yok daha yayinlamadim.. bu ara o kadar cok resim cekiyorum ki... bir turlu sira gelmiyor, ben de yuzlerce draft hazirliyorum. agustos bocegi-karinca hikayesi gibi, sinav zamanlari pek blog camiasi ile iliskim olamayacagimdan, tursu yapar gibi sakliyorum bu postlari... vakti gelince kullanilmak uzere.
Posted by: New York Muhtari | February 28, 2007 at 06:06 PM
Ne güzel bir yermiş acaba Ankarada mı diye düşünerek yazını okuduktan sonra yorumlardan bizim kütüphane olduğunu öğrenince mutlu oldum :))
Posted by: onur | February 28, 2007 at 06:14 PM
ben petek mi oldum simdi..? hahahahaha:)))
Posted by: dilayra | February 28, 2007 at 09:35 PM
yıldızcım, cidden ben cok begendim, benimde çokk anım canlandı hihihi, yeni blogun hayırlı ugurlu olsun şekerim;)
N.Y. muhtarcıgım, bak sen soyleyınce tursu istedi canım, ne guzel olur soyle ev yapımı 1 tursu;)ohh ohh misss...
onur, merhaba, hoşgeldin sefalar getirdin,bizim zamanımızda ne kadar kotuydu degil mi ama şimdi çok güzel olmuş...
dilayra'cım, petegimiz ehuehuee, N.Y muhtarıcıgmız isimlerimizi vermiş bile eheheh:D
güzel 1 gün diliyorum...
Posted by: zyn₪p(balim) | March 01, 2007 at 10:03 AM