Bir saraya girdiğinizde ne hissedersiniz ya da ne düşünürsünüz? evet evet yanlış duymadınız 1 saray....
yüksek tavanlarının arasında alınmış kararları mı yoksa ihtişamlı eşyalara dokunup içinizin kadife misali ısınmasını mı yoksa sessiz ama gizemli kalmış hikayeleri mi...
ya da sadece kendinizi o gizemin içine bırakmayı mı....
Yıllar önce o yaz İstanbul'a gittiğimizde amcam bu sefer İstanbul'un tarihi mekanlarını gezdirmeyi hedeflemişti bizlere(kuzenlere) ve ilk durak tabi ki Dolmabahçe Sarayıydı. Gezerken tek kelime ile büyülenmiştim ve oracıkta azıcık daha kalmak istemiştim, aslında şimdi düşünüyorum da misafirleri gezdirirken öyle 1 hızla gezdirip anlatıyorlardı ki anlayamıyordunuz ve büyülenmiş ama kafanız karışmış bir şekilde çıkıyordunuz.... oysaki çok daha farklı bir şekilde sunumla gezdirilse, daha açıklayıcı bilgiler olsa falan filan, görsel öğelere daha çok yer verilse, canlandırma olsa (bugün bu konuya girmeyeceğim, yine de tutamadım çenemi ama...)
ve ilk defa orada duymuştum Harem ve Cariye kelimelerini...ve geçen gün Piskuvitin doğum günü için gelen hediyeler arasında Can Atilla'nın "Cariyeler ve Geceler" cdsi vardı...ve tek kelime ile ruhuma hitap eden bir cd, tavsiye edilir;)... onun hediyesi ama ben sahiplendim, nasıl ama ve şimdide siteme koydum;)
Cd'de 12 parça var ama benim en çok beğendiklerim arasında şunlar var;
**Cariyeler ve Geceler
**Hamamda ilk Gözyaşları
**Mara Despina
** Rozalina daki piyano girişi...
Soğuk kış günlerinde kitapınızın yanında ya da uyumaya hazırlandığınızda ya da sahilde gün batımını izlerken ya da ne zaman isterseniz dinleyebileceğiniz bir CD....
ve tabi ki daha detaylı bilgiyi Can Atilla'nın kendi internet sitesinden öğrenebilirsiniz, hatta parçaların tanıtım videolarını da dinleyebilirsiniz... www.canatilla.com
emeği geçen herkese teşekkür etmek isterim....
keyifli dinlemeler...
Not: Fotoğraf Küçük Hikayeler'e aittir.
Adasim, ne guzel olmus fotograf, cok begeniyorum gercekten fotograflarini, devam et ne olur!!! Ben de nedense bu Can Atilla olayina bir turlu alisamadim, belki de hatirlamak istemedigim seyleri hatirlatiyor, depresif midir nedir, bilmem, sevemedim, ne zaman klibi ciksa degistiriyorum, dur bi dahakine degistirmeyeyim de dinleyeyim...
sevgiler, zeynep
Posted by: zeynep | January 18, 2006 at 05:27 PM
Ankarada olmadigim icin yine kahrettim..Simdi orada olsaydim hemen gidip o cd'yi alip dinlerdim..Ama bunlari unutmuyorum dondugumde ilk isim senin tavsiyelerine uyup kitaplar ve cd'ler alacagim..sevgiyle kal...
Posted by: ayse | January 18, 2006 at 10:10 PM
Adaşım senden fotoğraflarımla ilgili yorumlar aldıkça o kadar seviniyorum ki anlatamam:)) ve tabi ki Hüsnü Şenlendirici ve Burhan Öcal'a göre daha yavaş ve dingin bir müziği var:)))belki de ben bu müziği hep kitap okurken ya da yatarken dinlediğim içindir:) klibini daha seyredemedim ama :D
ve ayse'cim Ankara'da olmadığın için kahretme, gelince inanıyorum ki bolca tadını çıkarırsın ve şu anda burda lapa lapa kar yağıyor....
hepinize sevgiler:))
Posted by: zyn₪p | January 19, 2006 at 09:45 AM